[P294]

PERKUTAN TEDAVİ EDİLEN KARACİĞER KİST HİDATİK OLGULARIMIZ

T. Sağıroglu*, M. Yağcı*, A. Sezer*, Z. Hoşcoşkun*, O. Temizöz**
*Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi AD
**Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD

Amaç:Girişimsel radyolojik işlemlerin gelişmesi ile birlikte görüntüleme rehberliğinde yapılan hidatik kistlerde perkütan direnaj yöntemi başarı ile uygulanmaya başlanmıştır. Biz bu çalışmada, perkütan yolla tedavi edilen 7 hastada 16 hidatik kiste ait tedavi ve takip sonuçlarımızı değerlendirdik. Yöntem:2008 ve 2009 yılları arasında Karaciğer Kist Hidatiği nedeniyle perkutan tedavi edilen ardışık 7 hastanın dosyaları retrospektif olarak incelendi. Bulgular:Hastaların 2’i(%28.5) erkek, 5’i(%72.5) kadın, yaş ortalaması 54.8(30-84) bulundu. Hastalarda saptanan en önemli semptom lezyonların büyük boyutlara ulaşması dolayısıyla gelişen sağ üst kadran ağrısı idi.Ağrı şikayeti ile başvuran hasta sayısı 6 iken, diğer hastada hidatik kist başka bir amaçla yapılan radyolojik inceleme sırasında tesadüfen tespit edilmişti. Tüm olgularda direnaj öncesi ultrasonografi(US) ve bilgisayarlı tomografi(BT) incelemeleri birlikte yapıldı.Gharbi sınıflamasına göre hidatik kistlerin 13’ü tip I, 1’i tip II, 2’si tip 3 görünümdeydi.4 hastada kistler tek olup karaciğer sağ lobtayken, 3 hastada multiple ve her iki lob yerleşimli idi.Kistlerin büyüklüğü 3-13cm arasında değişmekteydi. Kist boyutu 6 cm’den küçük olan 5 lezyona PAIR yöntemi uygulandı.Çapı 6 cm’den büyük 11 hidatik kist lezyonu PAIDS yöntemi ile tedavi edildi. Tüm olgularda lezyondan sıvı aspire edilmesi ve skolosidal madde enjekte edilmesi ile germinatif membran ayrılması izlendi. 2 hastada kistin safra yolları ile irtibatlı olduğu görüldü. Safra fistülünün medikal tedavi ile kapanmaması üzerine olguların biri ERCP ile (sfinkteretomi ve nazobilyer drenaj) tedavi edilirken, diğer hastada da ERCP(sfinkterotomi) yapıldı. Ancak işlem sonrasında gangrenöz kolesistit gelişmesi üzerine hasta acil operasyona alınarak kolesistektomi yapıldı.Tüm olgularda 3-6 aylık yapılan kontrollerde kist boyutlarında anlamlı azalmalar tespit edildi. Yapılan kontrol incelemelerde nüks yada yayılıma ait bir bulgu saptanmadı.Hastaların hastanede kalış süreleri 3-18 gün (ortalama 9 gün) arasında değişmekteydi. Sonuç:Sonuç olarak, seçilmiş hastalarda perkütan tedavinin cerrahiye kıyasla mortalite, morbidite ve hastanede kalış süresi daha düşüktür ve en önemli avantajını oluşturmktadır. Seçilmiş hastalarda perkütan tedavi, bir çok merkezde rahatça uygulanabilecek,ucuz, güvenilir ve etkili bir tedavi yöntemidir.